Iste bu kitap, dünyada istisnasiz herkesin pesinde oldugu o tamlik hissine nasil ulasabilecegimize dair bir yol haritasi cizmeye calisiyor.
Ama bunu bir ders kitabi olarak degil de samimi bir dille, yazarin kendisiyle sohbeti havasinda, deneyimleri ve gözlemlediklerine dayali
olarak okuyucuya sunuyor.
Bu yol, öncelikli olarak Uyanmak nedir sorusuyla basliyor ve bunun icin de insanin kendini tanimasi ve uyumlanma cabasindan
vazgecmesi gerektigini acikliyor. Bu tanima sürecinin ilk adimi ise, kavram karmasasi icerisinde sürdürdügümüz yasamlarimizda; bize
ögretilen affetmek, iletisim, sevgi, empati gibi bircok kavramin dogru tanimlarini ögrenmekten geciyor. Beden-ruh iliskisi, kader-özgür
irade, düsünmek hissetmek gibi konularda son derece carpici tespitlerle ve cikarimlarla bizi kaliplarimizdan cikmaya zorluyor adeta...
Sonrasinda bu yeni tanimlari kullanarak nasil uygulamaya gecirecegimize dair örnekler ve tanimlamalari, kimi zaman güldürerek, kimi
zaman düsündürerek, akici bir yapi icerisinde sunuyor.
Gecmise takilmadan nasil ilerleyebiliriz Neyi neden birakamiyoruz Hastaliklar yoluyla bedenimiz-ruhumuz bize neler anlatmaya
calisiyor Ruhumuzu nasil dinleyebiliriz Bu ve benzeri daha bircok soru icin bu kitap bize farkli bakis acilari ve pencereler sunuyor.
Alinan en cesurca karar kendin olabilmek ve kendin olarak kalabilmektir.
Herkese ve her seye ragmen,
Hatta cogu zaman kendine ragmen...