Kardesim Kurt, kötürümlesmeye direnerek kendisiyle bütünlesmek zorunda olan, kendi disindakini kavrayamiyorsa bile varligini kabul edip kendi akli dünyasinin tek gercek olmadiginin bilincine varan gercek insanin sarkilari olarak ortaya cikti. Hessenin Bozkirkurdunda hikayelestirdigi gibi kurt bizim öteki tarafimizdir. Bunu reddederek ve görmezden gelerek yasadigimiz sürece yarim ve kötürüm kaliriz. Onunla istegimiz disinda yüzlestigimizde de yasadigimiz dehset varligimizin bütün kosullarini ortadan kaldirarak kurgusal dünyamizi cökertiverir. Kurt, dünyamizin sinirliliginin bir sembolü olarak alcak gönüllülügümüzün, esnekligimizin bir kaynagi ve gercek bilgelige giden yoldur. Kardesim Kurt bir tortu olarak tarihin bictigi sekil ve rollerden siyrilmis yirtici, muzaffer ve epik insanligin kiyamete kadar sürecek ic sesidir.