Türk edebiyatinda kücük hikaye türünün yerlesip yayginlasmasini saglayan Ömer Seyfettin konusma dilini yaziya gecirmeyi amac edinen ve bunu uygulayan ilk sanatcimizdir. Süssüz, yalin, acik bir üslupla yazmis, sairanelikten ve süslü yazidan kacinmistir. Cevre betimlemeleri ve ruhsal cözümlemelerinden cok olaya önem vermis, edebiyat araciligiyla toplumu düzeltme amacini gütmüstür..
Ömer Seyfettin kimi hikayelerinde Ashab-i Kehfimiz, Boykotaj Düsmani, Hürriyet Bayraklari vb. yasadigi dönemin Osmanlicilik, Türkcülük, Baticilik gibi siyasal akimlarini ele almis, kimilerinde Bomba, Beyaz Lale, Tuhaf Bir Zulüm, vb. Balkan Savasinda gecen olaylara deginmis, kimilerindeyse Pembe Incili Kaftan, Topuz, Vire, Teke Tek, Forsa vb. tarihsel konulari islemistir.
... Daha önceki dönemin yazarlarinin tersine konularini yalniz Istanbuldan degil, yurdun her kösesinden secen Ömer Seyfettin toplumun her kesiminden insanlari ele almis ve genel olarak mizah havasiyla yazmistir. Cocukluk anilari, törelerin ve bos inanclarin yerilmesi, toplumun bozuk yanlarinin elestirilmesi yazarin hikayelerinde ele aldigi öteki belli basli konulardir.